Monday, August 02, 2004

Interview with Dr. Cehreganli, the leader of Southern Azerbaijan Awakening Movement - Turkish

Dr. Mahmudali Cehreganli ile roportaj


Mahmudali Cehreganli
 Posted by Hello


Guney Azerbaycan Milli Uyanis Hareketi

www.gamoh.org


Tugrul Keskin

Washington

2 Agustos 2004


Mahmudali Cehreganli 1958 yilinda Guney Azerbaycan’in (Iran) Tebriz sehrine bagli Sebuster kasabasinda dogdu. Tebriz Universitesinde Fars dili ve edebiyati bolumunden 1987 yilinda mezun oldu. 1991 yilinda Tahran Universitesinden Dilbilim uzerine “Fars dilinde Turkceden Gelen Kelimeler tezi ile doktorasini aldi. Daha sonra Tahran ve El Zehra Universitelerinde dersler verdi, ogretim uyeliginde bulundu. Kendisine yapilan siyasi baskilar sonucu 1994 yilinda Tebriz’e donmek zorunda kaldi. Tebriz’de Pedagoji Universitesinde ugretim uyeligi ve rektor yardimciliginda bulundu. Dr Mahmudali Cehreganli evli ve dort cocuk sahibi olup Guney Azerbaycan Milli Uyanis Hareketinin liderligini yapmaktadir.


Keskin: Iran’da Turklerin siyasi acidan uyanis hareketlerinin tarihsel kokenleri neler ve ne zaman basladi?


Dr. Cehreganli : 1905 yilinda Iran’da demokratik acilim devrimi siyasi baglamda basladi. Bu hareket Tebriz sehrinden basladi. Tebriz sehri buildiginiz uzere Guney Azerbaycan’in baskenti konumunda olup, butun Tebriz bu demokratiklesme hareketine tam destek oldu. Bu demokratik devrim sureci 1911 yilina kadar surdu. Bunun sonucunda Kacar siyasi rejimi yikildi. Iran’da demokrasiyi destekleyen Azerbaycan Turklerin siyasi iktidari ele gecirebileceginden suphelenen Ruslar ve Ingilizler Iran’I isgal etmeye basladilar. Ruslar Iran’in Kuzey’inden ve Ingilizler ise Guney’den Iran’a girerek Turkler Iran’da iktidara gelmesinler diye demokratik devrimi baslatan Turkleri ve onlarin liderleri olan Settarhan’i oldurduler. Iran’da Gazneliler ile baslayan Turk hakimiyeti 970 yil sonra Rus ve Ingilizlerin bolgeye girmesi ile sona erdi. Resmi olarak Iran’da Turk hakimiyeti 1924 yilinda bitti. Rejimin adi Pahlavi ve Fars siyasi rejimi olarak degistirildi. Bugun yuzyil evvel meydana gelen demokratik devrim hareketine baktigimizda keske Iran’da diktator Kacar rejimi iktidarda kalsaydi da Turkler Iran’da iktidari kaybetmeselerdi diyebiliyoruz.Cunku 1924 yilindan itibaren Iran’da Turkler buyuk bir asimilasyona ve baskiya maruz kaldilar. Riza Sah Pehlevi’nin butun etnik azinliklari yok etme politikalari her ne kadar rejimin adi degisse de ayni politikalar bugun Humeyni ve Mollalar rejimi ile de devam etmektedir.


Keskin: Yani 1979 Iran Islam devrimi ile Sah Riza Pehlevi’nin Turkleri asimile etme politikalari arasinda pek fark olmadigini ve hatta benzer oldugunu soyluyorsunuz. Sizce Iran’da Turkleri asimile etme politikalari ile Bulgaristan’da Jivkov rejiminin 1980’lerde Turklere uyguladigi baskilar arasinda bir benzerlik var mi?


Dr. Cehreganli : Hic bir fark yok. Turkce ad koymak yasak, Turk musikisi yasak, Turkce egitimi yasak. Turk kulturu yasaklandi. Gunumuzde bile bu tip siyasi baskilar devam etmekte olup buna direnen Turkler, baski, hapis ve iskence ile yildirilmaya calisilmakta olup, Iran’da bir millet yok edilmeye calisilmaktadir. 1920 yilinda Sah Riza Pehlevi savunma bakanidir. Biz Turkler olarak Iran’da daha demokratik bir yapi bekliyorduk. Fakat fiziki gucu tukenen Azerbaycan Rus ve Ingiliz askeri gucu onunde savunmaya imkan bulamadi. Guney Azerbaycan’da Turkler 1911’den 1920 yilina kadar savastilar. 1920 yilindan itibaren Iran’da ikinci devrim sureci basladi. 1911-1920 arasi gucunu siyasi askeri mucadelede zayiflayan Azerbaycan Turkleri 1920’den itibaren olumsuz gelismeler bekliyordu. 1920 yilinda Azerbaycan milli hareketi basladi. Bu hareketin iki istegi vardi: Iran’da demokratiklesme ve Azerbaycan’da ise ozerk yapi. 1920 yilinda alti ay sureyle Guney Azerbaycan bagimsizligini kazandi. Fakat Sah Riza Pehlevi, Ingiliz ve Ruslar ile isbirligi yaparak Tebriz’e hucum ettiler ve Guney Azerbaycan Turklerinin liderleri konumunda bulunan Seyh Mehmet Hiyabani’yi katlettiler. Bunun sonucu olarak Iran’da Turkler liderlerinin kaybi ile milli hareketler duraksama donemine girdi. 25 yil sure ile Iran’da Turkler susma zorunda kaldilar cunku baskilar cok ileri safhaya ulasmisti. Fakat 1945 yilinda Cafer Pishaveri liderliginde yeni bir milli uyanis hareketi basladi.Istekler yine ayniydi, yani demokratiklesme ve ozerk federal bir yapi. Bu siyasi hareket daha cok sosyalist bir yapi arz ediyordu. 1945 yilinda Turkler Iran’da ozerk bir siyasi yapi ilan ettiler. Turk dili resmi dil oldu. Bu hukumetin arkasinda Rus destegi de vardi. Fakat Ruslar ile anlasan Iran bolgeye Iran ordulari girdi ve 35’ine yakin Turk soykirima maruz kaldi. 300 bine yakin insan ise surgune gonderildi. Bu Ingiliz destekli diktator rejimi 1979 yilinda Islam devrimi iktidara gelene kadar surdu.

Keskin: Peki 1979 yilinda gerceklesen Iran Islam devriminde Turklerin rolu varmiydi?


Dr. Cehreganli : Iran Islam devriminde Turklerin cok buyuk rolu oldu. Pehlevi rejimine karsi en buyuk darbe Guney Azerbaycan’in baskenti Tebriz’de vuruldu. Daha sonra ise bu hareket Iran’in butun bolgelerine yayildi. Turklerin Iran Islam devrimine katilmalarinin ve destek vermelerinin en buyuk nedeni dictator rejimine karsi demokratik Islam devrimini desteklemekti. Fakat devrim sonrasi Iran’da siyasi yapi yine Turklerin isteklerini reddetti, ve Turklerin lideri olan Seriat Madari Humeyni rejimi tarafindan olduruldu. Ve Madari yanlisi binlerce insane Molla rejimi tarafindan olduruldu bir cok insane surgune gonderildi.

Keskin: Sayin Cehreganli siz siyasi olarak Guney Azerbaycan’da demokratiklesme hareketlerine ne zaman basladiniz?


Dr. Cehreganli : Benim dedem ve babam, her ikiside Guney Azerbaycan milli uyanis hareketine destek olmuslar ve faal olarak bu hareketlerin icinde bulunmuslardir. Boyle siyasi ve milli bir aileden geldigimiz icin bizde kucuklugumuzden beri Guney Azerbaycan milli hareketleri icinde yer aldik. Benim amacim ilk baslarda Iran’da demokratik bir yapinin olusturulmasi ve Guney Azerbaycan milli hareketine katkida bulunulmasidiydi. Bu 1995 yilina kadar boyleydi. 1995 yilinda Iran parlemantosu 5’ince devre secimlerine katildim. Secimler iki asamali olarak yapildi. Bu donem zarfinda secmenler ile konusup kendimizi tanitmak icin iki ay zaman bulduk. Bunun sonucunda Tebriz vilayetinden 600 bin oy aldik ve milletvekili secildik. Fakat Iran rejimi bizi istifa etmeye cagirdi ve bizim parlemantoda bulunmamizin tehlike olacagini soyledi. Istifa etmemiz karsiliginda bize cesitli rusvet ve benzeri makanlar tekif edildi. Biz bunu kabul etmedik. Akabinde toplumda eminiyeti bozmak ve boluculuk sucundan tutuklandik. 6 yil zindanda ve ev hapsinde tutuldum. Cesitli iskenceler sonucu iki kere beyin kanamasi gecirdim. Ikincisi Tebriz hapishanesinde oldu. Ev hapsinde bulundugum 1996 yilindan Guney Azerbaycan Milli Uyanis teskilatini kurduk ve Guney Azerbaycan Turklerinin haklarini savunan bu teskilati halkimiza tanitmak icin faaliyetlere basladik. Iran’daki en guclu muhalefet hareketi olan teskilatimiz Iran Molla rejimi tarafindan tehlikeli goruldugu icin yasaklandi. Bunlarin sonucu olarak universitedeki isimide kaybettim.


Keskin: Peki Mahmudali bey yurt disina cikisiniz nasil oldu ve nicin Turkiye’ye geldiniz?

Dr. Cehreganli : Sahsim hakkinda Birlesmis Milletlerin insan haklari komitesi ve uluslararasi af orgutu benim ugradigim iskence ve haksiz tutuklanmamdan dolayi Iran’i kinamis ve mahkum etmisti. Kofi Annan’in Iran dini liderine Hamaney ve Iran basbakani Hatemi’ye mektup yazarak yurt disina cikisimiza izin vermemizi istedi. Dolayisi ile 2001 yilinin Aralik ayindan Isvec’e cikisimiza izin verildi. Ben cikarken iki secenek oldugunu dusundum; ya yurt disina cikip seyahet edip, tedavi olup Iran’a doneyim, ya da Guney Azerbaycan milli uyanis hareketinin mucadlesine devam edeyim. Ben ikinci yolu yani milli mucadele ve demokrasi haretetine katkida bulunmayi sectim. Avrupa’ya gittikten sonra uc ay icinde Isvec, Danimarka, Almanya ve Fransa’da bulundum. Cesitli medya ve Avrupa parlementerleri ile cesitli gorusmelerde bulunduk. Avrupa Birligi donem baskani ile baska bir gorusmemis oldu. Daha sonra Azerbaycan’a ve sonrasi Turkiye’ye geldim. Turkiye’ye geldigimde Guney Azerbaycan mucadelesine cok buyuk bir ilgi oldugunu gordum ve burada da bir cok basin mensuplari ve milletvekilleri ile iyi bir iletisimimiz oldu.

Keskin: Amerika’ya nasil geldiniz?

Dr. Cehreganli : Amerika’ya CSIS’in yani stratejik arastirmalar merkezinin davetlisi olarak geldim. Yaklasik iki yila yakin zaman oldu. Washington’da cok onemli kisi ve kuruluslar ile gorusmelerde bulunduk. CSIS, Johns Hopkins Universitesinde, ABD kongresi ve senatosunda konferanslarimiz oldu.

Keskin: Sayin Cehreganli Turkiye’den nicin ayrildiniz ve ayrilmak zorunda birakildiniz?

Dr. Cehreganli: Turkiye bize vatani vatanimiz gibi, milleti kardesimiz gibidir. Ama maalesef hakimiyette olan zihniyet Turk dunyasina sicak bakan bir goruste degil. Turkiye’de bize sahip cikan olmadi, bizi destekleyen kisi ve kurumlar bulunmadi. Bizim calismamizdan bazilari rahatsiz oldular. Iran hukumetinin baskisi sonucu biz Turkiye’den cikarildik. Oysa Iran’I bolucu ve terorize eden bir faaliyetin icinde olmadik. Tek amacimiz Iran’in demokratiklestirilmesi idi. Iran’da Turklerin kendi kulturel ve siyasi haklarinin alinmasi icin hep mucadele verdik ve vermeye devam edecegiz. Yurt disinda su an 24 temsiligimiz bulunmakta olup, binlerce uyemiz mevcut. Fakat Iran’da bizim hareketimizi destekleyen yuzbinlerce destekleyicimiz bulunmaktadir. Her yil Temmuz’un ilk haftasi Babek kalesi denilen bizim icin kutsal olan bolgede 1 milyona yakin kisi toplanir ve biz Guney Azerbaycan Turkleride buradayiz mesajini veriyor. Umut ediyoruz yakin gelecekte Guney Azerbaycan Turk milleti amaclarina ulasip, kendi mukadderatini elde edip istedigi sekilde yasayacaktir.